öğrencilerin toplanma alanı

Öznur GÜNEY

Türkiye’de her geçen gün derinleşen ekonomik kriz üniversite öğrencilerini okurken çalışmaya mecbur bırakıyor. Umuttepe Kampüsünün bir işçi durağı haline geldiği bugünlerde, okurken çalışmak zorunda kalan Kocaeli Üniversitesi öğrencileriyle konuştuk.

“Taşeron firmalarda çalışmaya mecbur bırakılan bir sistem içindeyim”

Alt düzey gelirle geçinmeye çalışan bir aileye mensup olduğunu buna rağmen kendisine burs çıkmadığını, sürekli fabrikalarda taşeron işçi olarak çalıştığını ve öğrencilerin buna mecbur bırakıldığı bir sistem içinde olduğunu söyleyen Kocaeli Üniversitesi öğrencisi Demet sözlerine “Burs çıkmadı kredi seçeneğim vardı, zaten kredi herkese çıkıyor fakat geri ödemesi olduğu için kredi almadım. Türkiye’de bir öğrenci olarak temel ihtiyaçlarımı yarı zamanlı işlerde ve fabrikalarda çalışarak karşılayabiliyorum. Okulda olduğum sürece bir yerlerde hep çalıştım, zaten çalışmaya devam ettiğim bir süreç içindeyim. Kocaeli Üniversitesinde okusam da çalıştığım yer İstanbul Tuzla’da. Hafta da 3 ya da 4 gün çalışıyorum. Aldığım günlük ücrette az bir meblağ ve hiçbir şeye yetmiyor” şeklinde başladı.

“Öğrenci emeğini sömürme politikası”

Hepsiburadanın Kocaeli Üniversitesi içinde stant kurmadan önce oraya çalışmaya gittiğinden, okula stant açılmasını zaten hali hazırda en ufak bir paraya çalışabilecek potansiyeli olan zor durumdaki öğrencilerin emeğini sömürme politikası olduğundan öğrencilerin bu tarz depolarda çalışmasını insanlık dışı bir sistem olarak gördüğünden bahseden Demet, “Üniversitemizin şirketlerin stantlarına kesinlikle izin vermemeleri gerektiğini düşünüyorum. Aslında üniversite dekanlığı ve rektörünün bu konu da nasıl bir şey yapacağını bilemiyorum. Yani “ne yapabilirler ki” noktasındayım. Çünkü o işe giden insanlar üniversitede stant kurulsa da kurulmasa da bir şekilde oraya çalışmaya gidecek. Maddi durumu çok kötü olup paraya ihtiyacı olan öğrenciler var. Bu durumu onlardan bir kazanım sağlama olarak görüyorum. Bu firmanın “efsane öğrenci” projesi adı altında üniversitemizde bulunmasının ilk senesi değil. Günlük ücret 360 TL fakat bu ücret hiçbir durumu değiştirmiyor çünkü günde 12 saat çalışıyoruz. Gebze’de ki depoya gidiş dönüş 2 saat yani bir günümün 14 saatini başka bir yerde değerlendirmek yerine orda çalışmak zorunda kalıyorum. Bir noktada herkesin para kazanması gerekiyor” dedi.

“Çalışırken mobbinge uğradım!”

Hepsiburada deposundaki çalışma şartlarını anlatan Demet, “Ben ekim ayı içinde 2 defa çalıştım ve çalışırken mobbinge uğradım. Mesela bir bölümde 20 tane çalışan varsa bir tane şefleri oluyordu onlarda bizi sürekli mobbinge maruz bırakıyorlardı. Bana göre çalışma koşulları kesinlikle iyi değil” diyerek çalışma şartlarının olumsuzluğundan bahsetti. Öğrenci çalışmaları hakkında dünya da her öğrencinin bir yerlerde çalışarak okuyabildiğinden fakat şu an öğrencilerin konumlarının fabrikalara evrildiğini söyleyen Demet, “Konu yarı zamanlı çalışmaksa gazetecilik öğrencisiyim kendi branşımda çalışmayı isterdim. Staj gibi herkesin kendi branşında bir alan açılmalıydı. Her öğrenci kendi branşında çalışmalı. Yani öğrencilerin hak ettiği herhangi bir kargo firmasına ya da depolara gidip çalışmak değil. Bu tamamen üçüncü sınıf bir ülke ve ekonomimizin kötü bir halde olmasından kaynaklı” dedi.

“Öğrenim sürecimde çeşitli işlerde çalışmak zorunda kaldım”

Burs aldığını fakat aldığı bursun temel ihtiyaçlarını karşılamaya bile yetmediğini söyleyen Koceli Üniversitesi öğrencisi Hamza, “KYK bursu yetmediği için öğrenim sürecimde çeşitli işlerde çalışmak zorunda kalıyorum. Günlük işler olarak Gebze Organize Sanayi Bölgesindeki (GOSB) depolara çalışmaya gidiyorum” dedi. Hepsiburadanın Kocaeli Üniversitesi içine stant kurmasını olumlu karşılayan Hamza, “Hepsiburadanın üniversitemizde stant açması biz öğrencilerin iş arama süresini kısaltıyor. Çalışma koşulları da çoğu firmaya göre iyi durumda. Öğrenciler üzerinde baskı kurmuyorlar” şeklinde konuştu. Yeni yılda KYK ücretlerinden beklentisini sorduğumuzda Hamza “1700 TL civarında olacağını düşünüyorum fakat enflasyondan dolayı yine yetmeyeceğini düşünüyorum. Keşke 2019’da olduğu gibi cebimizdeki nakit para ihtiyaçlarımızı karşılamaya yetseydi. Öğrencilerin maddi sıkıntı çekmeden temel ihtiyaçlarını karşılamasını, sadece derslerini düşünmesini isterdim” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

“Sefiller gibi alacağım parayı düşünerek kendimi motive ettim”

KYK burs ve kredisi almadığını ve ailesine yük olmamak için geçici olarak işe girdiğini söyleyen Kocaeli Üniversitesi öğrencisi Gökay “Şu anda KYK burs ve kredisi almıyorum. Okul okuduğum süreçte ailem bana maddi olarak destek sağlıyor. Aileme yük olmamak için AVM’de işe girdim. Benim gibi okurken çalışmak zorunda olan arkadaşlarım da vardı. Şöyle düşünün geleceğin doktorları, mühendisleri okumak için buralarda çalışıyor. Gençleri bu koşullarda okumaya mecbur edenler büyük bir ayıp ediyor. 2 hafta çalıştım mükemmel şartlarda çalıştığımı söyleyemem. Size bir anımdan bahsetmek isterim. Bir gün ürünleri dışarıda satıyorduk ve insanlar ucuz ürün almak için izdiham yaratıyordu bende gömleklerin başındaydım ve durmadan iki buçuk saat gömlek katladığımı hatırlıyorum. Gerçekten insanın ağlayacağı geliyor ama ne yazık ki sefiller gibi alacağım parayı düşünerek kendimi motive ettim. Bu şekilde okumak modern köleliktir. Bu sene KYK bursunun bana da çıkmasını ümit ediyorum” dedi.

 

By admin1